15 Temmuz darbe girişiminden sonra vatandaşlar meydanlarda nöbet tutmaya başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan meydanlarda tutulan nöbetlere 7 Ağustos?ta Yeni Kapıda yapılacak demokrasi ve şehitler mitingiyle son vereceklerini söylemişti.
7 Ağustos Pazar günü demokrasi ve şehitler mitingi yapıldı. Demokrasi ve şehitler mitingine Ak Partili, Cumhuriyet Halk Partili, Milliyetçi Hareket Partili ve vatandaşlar katıldı. Millet olarak verilecek olan mesaj ??birlik mesajı?? oldu.
7 Ağustos Demokrasi ve şehitler mitinginden kim karlı çıktı? Mitingde vurgulanan en önemli amaç birlik olma ve demokrasiydi. Siyasi partiler bir araya geldiler. Konuşmalar yaparak uzlaşma örneği verdiler.
Batı medyası yaşanan olaylardan tedirgin olduklarını açıkladılar. Mitingde kazanan Halkların Demokratik Partisi hariç AKP, CHP ve MHP oldu. Ak Parti Rabia işaretiyle, Milliyetçi Hareket Partisi bozkurt işaretiyle ve Cumhuriyetçi Halk Partisi Atatürk, cumhuriyet, laiklik ile kendilerini anlattılar.
Demokrasi ve şehitler mitinginde cemaatleşen, devlet içinde polis, asker, savcı, doktor, avukat ve hepsinin içinde çoğalan bu birimleri ele geçirmelerine izin verilmeyecek. Tüm dünyaya birlik olduğumuzu gösterdik.
MHP, CHP ve AKP liderlerinin yaptığı konuşmalar herkesi memnun etti. Siyasi liderler artık siyasi bir çatışma istemiyorlar.
Dinimizi, Dilimizi ve Tarihimizi Unutmayalım
Miting alanında sadece Türk bayrakları olacaktı. Türk bayraklarının yanında Azerbaycan ve Kıbrıs bayrakları vardı. Bayrak olarak resimli Osmanlı bayrakları da bulunuyordu. Fetullah Gülenli idam kuklası da bulunuyordu. Siyasiler ve vatandaşlar memnundu ama öfke ve mutsuzluk da hâkimdi.
Haber kanallarında yapılan röportajlar tamamen akıllara sığmaz biçimde olduğunu söyleyebilirim. Bizim bayrağımız şehit kanları ile yıkanmış ??Türk Bayrağıdır?? Osmanlı devleti 600 yıl yöneten bir imparatorluktur. Mitingde yer alan Osmanlı bayrağı hiçbir kesimi rahatsız ettiğini zannetmiyorum. Tarihi varlık ve kültürlerimizi koruyan kanunların bulunduğunu hatırlatmakta fayda var.
Röportajlarda 15 Temmuz darbe girişimini; Kurtuluş Savaşı, İstanbul?un Fethi, 1.Dünya Savaşı ( Çanakkale Savaşı) ve daha birçok tarihi olaylar ile kıyaslayan gazeteciler, tarihçiler, milletvekilleri ve birçok kişi bu tarihi olaylar ile darbe girişimini kıyaslayarak aynı safta tutmaya çalıştılar.
Bu miting demokrasi ve birlik olma mitingi dediler. Siyasilerin yaptığı konuşmalara bakacak olursak, Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli konuşurken bozkurt işareti, Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Kemal Kılaçdaroğlu konuşurken laiklik, cumhuriyetçilik vurgusu (Atatürkçülük ve Kemalistlik), Adalet ve Kalkınma Partisi lideri Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan konuşurken Rabia işareti yaptılar. Önemli olan demokrasi ve birlik olma vurgusu olduklarını söylediler.
Terör olayları olurken; canlı bombalar patlarken, askere, polise sivil vatandaşa saldırılar yapılırken, şehirler yakılırken gazeteciler, güvenlik uzmanları ve tarihçiler ne diyorlardı? Kesinlikle vatandaşımız şehit haberlerine alışmayacak. Hiçbir vatandaşımız panik atak olmayacak diye önemli mesajlar veriyorlardı.
Şu önemli mesajları veren gazeteciler, güvenlik uzmanları ve tarihçiler verdiğiniz o önemli mesajları FETÖ için de verseniz de vatandaşımız rahatlasa çok iyi olur. Cemaat yüzünden bu olaylara katılanlar tutuklandı. Hiç suçu olmayan ve panik atak olarak kendinden şüphelenen vatandaş, acaba beni de tutuklarlar mı? Diye kendi kendini sorguluyor. Uzmanlar çıksa da vatandaşımızı bilgilendirse memnun olacağız.
Tarihte yer alan darbeler; hükümetin ekonomik, sosyal, siyasi ve güvenlik sorunlarını çözemedikleri için yapılır. 15 Temmuz darbe girişimi çeteleşen bir cemaatin yaptığı başarısız bir darbe girişimidir. Cemaatler; ibadet etmek için bir araya gelen topluluklardır. İbadet dışında kötüye kullanım alanları olabilir.
Son Söz; 1993 yılında Avrupa Topluluğu Gümrük Politikaları Daire Başkanı Richard Gondon gümrük birliği üzerine yaptığı açıklamalarda şöyle diyor. Politikacılar bir işi bürokrasi ve formalite adına yapıyor. Politikacılar kendileri konuşuyor ve verdikleri kararların altına imzalarını atıyorlar.
Eee o zaman; hâlbuki tüm sorunlarda olmasa da siyasi partilerin dışında vatandaşında sözü ve imzası olsun. Vatandaşın sözü ve imzası için de bir birlik oluşturulsun.
Herkese düşen bir görev var. Yeni Kapıdaki demokrasiyi ve birliği korumak gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı darbe girişimini de, OHAL?li atlattı ve yaralarını sarıyor.
Birliğimiz inşallah hiçbir zaman bozulmaz..!