Gider, içinde Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı'nın da yer aldığı Ax-3 mürettebatının uzay yolculuğunun gurur verici bir tablo olduğunu, bunun heyecanını toplum olarak yaşadıklarını söyledi.
Gerek sosyal medya gerekse sokağa bakıldığında insanların bu uzay yolculuğunu mutlulukla karşıladığını bir taraftan da Gezeravcı’nın uzaya çıktığında ne söyleyeceğini hafifletmek için uğraşanların olduğunu dile getiren Gider, “Bu da gerçekten üzücüydü. Hep merak ediliyordu ya ‘İlk sözü ne olacak?’. İlk söz, 'İstikbal göklerdedir.' dedi. Topyekün gördük ki bizim yüreklerimiz bir atıyor. Bizim ortak değerlerimiz aynı. Türkiye Yüzyılı içinde uzaya çıkmaktan tutun da teknolojinin her kademesine halkın her kademesine yayılması asıl amaçtır, büyük bir mutluluktur. Bu anlamda heyecanlıyız, gurur duyduk." değerlendirmesinde bulundu.
"KURUM, CHP KANADINDA BÜYÜK KORKU YARATTI"
Aday belirleme sürecinin ay sonuna kadar tamamlanmasını beklediklerini aktaran Gider, il adaylarının tamamının açıklandığını hatırlattı.
Aday belirleme sürecinin çok ince elenip sık dokunan bir süreç olduğunu, birçok kamuoyu araştırması ve teşkilat yoklaması yapıldığını ifade eden Gider, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aday belirleme sürecinde illerin tamamına bire bir çalıştığını, açıklanan adaylara bakıldığında bunun çok net şekilde görüldüğünü vurguladı.
İddiasız seçime girdikleri hiç bir noktanın olmadığını belirten Gider, "Bütün illerimizde iddialı giriyoruz. Kamuoyunun dikkatini çeken öncelikli yerler Ankara, İstanbul, İzmir. Bu doğaldır, çünkü Türkiye nüfusunun büyük bir kısmı buralarda yaşıyor. İstanbul'da Murat Kurum ile yola çıktık. Murat Kurum, kamuoyunun çalışkanlığıyla ve polemiklerden çok işiyle gündeme gelmesiyle tanıdığı bir isim. Başarılı bir bürokrasi ve bakanlık geçmişi var. Bir deprem geçirdik, yüzyılın felaketini yaşadık. Murat Kurum burada başaktörlerden birisiydi. Ben bire bir onunla da bu deprem sürecinde çalışmış biri olarak söylüyorum, çok hızlı, net, sonuç odaklı karalar alan, cesur ve çalışkan birisi. İstanbul'da bu, CHP kanadında büyük korku yarattı. Çünkü sosyal medyaya girdiğinizde, bütün troller bugüne kadar onunla ilgili veya ilgisiz bir çok konuda vurmaya başladılar. Bu da doğru aday belirlendiğini gösteriyor." diye konuştu.
"ARTIK İZMİR, İDEOLOJİ KONUŞULMASINDAN BIKTI"
AK Parti Milletvekili Gider, AK Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ'ın da kamuoyunun bildiği, çok uzun yıllardır AK Parti'de genel başkan yardımcılığı yapan, uzun yıllar milletvekilliği yapan, siyasetin tabanından gelen bir isim olduğuna dikkati çekti.
Hamza Dağ'ın da iş odaklı çalışan bir siyasetçi olduğunu ifade eden Gider, şunları kaydetti:
"Hamza Dağ, halkın içinden bir insan. İzmir'de sadece Kordon'da, Konak'ta, bayramlarda tırın, otobüsün üzerinde dans eden adam figürüne benzemeyen, kendi tırnaklarıyla çalışarak bir yere gelmiş bir insan. Hamza Dağ'ın da İzmir'de bu profille, başarıya ulaşacağına inanıyorum. Sonuçlarda şaşırtıcı bir şekilde göreceksiniz ki bugüne kadar görülmemiş bir oy oranıyla ipi göğüsleyeceğiz, seçimi alacağız. Çünkü artık İzmir, ideoloji konuşulmasından bıktı."
"CUMHURİYET'İN DEĞERLERİNE EN FAZLA SAHİP ÇIKAN PARTİ AK PARTİ'DİR"
Yakın zamanda İzmir'de yaşanan sel felaketine değinen Gider, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in sel felaketinin ardından yaptığı açıklamaları şöyle hatırlattı:
"Sel felaketinde ne beklersiniz? Bir belediye başkanı çıkar, açıklama yapar. Neler yaptığını ve neler yapacağını, buna nelerin sebep olduğunu anlatır. Ancak İzmir'in büyükşehir belediye başkanı dedi ki 'Sel dediğin gelir geçer, önemli olan Cumhuriyet'tir'. Bu nasıl bir cümle? Sana kim 'Cumhuriyet önemsiz' dedi. Bunu nereden uyduruyorsun? Bu memlekette, kurucu değerlerle derdi olan kim olabilir? Cumhuriyet'in değerlerine en fazla sahip çıkan parti AK Parti'dir.
Sel olmuşsa sel konuş, deprem olmuşsa deprem konuş. Bunu hamasetle geçiştirmeye uğraşma. Ama bu arkadaşların yapısı zaten bu. Çünkü ortaya koyabilecekleri ne bugüne kadar yaptıkları bir hizmet ne de bundan sonra vaat edebilecekleri bir hizmet var. 'Hamasetle ne kadar oy toplayabiliriz?' derdindeler. Ben bu seçimde hamasetin değil, projelerin yarışması gerektiğine inanıyorum. AK Parti adaylarıyla bunu yapacağız, projelerimizi, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatacağız. Karşı taraf yine hamaset yapacak."
"CHP, DEPREM BÖLGESİNDEKİ KONTEYNER KENTLERİN HIZLI KURULMASINDAN ŞİKÂYETÇİYDİ"
Seçime MHP ve AK Parti'nin ayrı ayrı girdiği illere bakıldığında hepsinin ortak paydasının memleket ve millet olduğunu ifade eden Gider, "Bu seçimde iktidar adayının ön plana çıkma kısmını şöyle okuyorum; Millet görüyor ki iktidar partisi felsefesi, hizmet üzerine kurulmuş. Deprem ve Murat Kurum örneğinden gidersek; Murat Kurum AK Parti'nin belediye başkan adayı. Bir deprem geçirdik ve nasıl hızlı mekanizmaları çalıştırıp, nasıl hızlı konteyner kentleri kurduğunu gördük. Bir de CHP felsefesini gördük aynı dönemde. Onlar da deprem bölgesindeki konteyner kentlerinin çok hızlı kurulmasından şikayetçiydi. 'Çok daha incelenmeli, çok daha araştırılmalı.' diyorlardı millet yağmurun altındayken. Dolayısıyla iktidar imkanlarının istifadesinin ötesinde bu bir zihniyet bakışıydı diye düşünüyorum. Bu seçimde de bu zihniyet bakışı hakim olacaktır. Gerek birlikte girdiğimiz gerekse ayrı ayrı girdiğimiz yerlerde bu seçimin galibinin Cumhur İttifakı olacağına inanıyorum." şeklinde konuştu.
HDP, PKK'NIN UZANTISIDIR, CHP YÖNETİMİ DE HDP'NİN ETKİSİ ALTINDADIR"
"CHP, DEM Parti tarafından esir mi alındı?" sorusu üzerine Gider, şu yanıtı verdi:
"Çok uzun süredir HDP ve zihniyeti, CHP'yi esir almış durumda. Çok ince analizlere gerek yok. Baktığınızda her yerde görüyorsunuz. Çanakkale'de de görüyorsunuz, İzmir'de de görüyorsunuz, İstanbul'da da görüyorsunuz, Ankara'da da görüyorsunuz. En ufak bir şoför alımından tutun, genel ve uluslararası politikada söylem geliştirmeye varana kadar, terörle ilgili konuşabilmeye varana kadar ne yazık ki sistemimizin kurucusu olduğunu söyleyen CHP, HDP destekçisi. HDP de terör örgütünün uzantısıdır. Burada kelime kibarlaştırmaya veya cümlelerle oynamaya gerek yok. Şehitlerimiz gelirken, canımız yanarken çok da detaya takılmaya gerek yok. Çok net söylüyorum, HDP, PKK'nın uzantısıdır, CHP yönetimi de HDP'nin etkisi altındadır. Kesinlikle onların söylemlerini desteklemek zorunda kendini hissediyor sadece belediyelerde alabileceğini düşündüğü 3-5 oy için bunu yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu, benim içimi yaralıyor."