AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunarak Cumhur İttifakı ve İYİ Parti'nin mevcut durumuna ilişkin açıklama yaptı.
AK Parti'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Turgut Altınok'un da belediye başkanlığında kendini ispatlamış, neler yaptığı ve yapacağı çok net, toplumun her kesimi tarafından tanınan bir siyasetçi olduğunu ifade etti.
AK Parti'nin tüm belediye başkanı adaylarının ortak özelliğinin, iş odaklı olmaları olduğunu vurgulayan Gider, "Bizim belediye başkanlarımız da milletvekillerimiz de bakanlarımız da aynı Sayın Cumhurbaşkanımız gibi vatandaşın nerede olduğunu unutacak yapıda değiller çünkü biz vatandaşın kendisiyiz. Bazen diyorlar ya 'Halkın içinden çıkmış.'. Çıktığımız falan yok, biz halkın içindeyiz. Hep birlikte yaşıyoruz, normal, ortalama bir Türk vatandaşı nerede oturuyorsa biz oradayız, nerede yaşıyorsa biz oradayız, neler hissediyorsa biz oradayız." diye konuştu.
- "BU BİR BELEDİYE BAŞKAN PAZARLIĞI DEĞİLDİR"
Ayhan Gider, AK Parti ve MHP'nin bazı illerde kendi adaylarıyla seçime girmesine ilişkin şunları kaydetti:
"Adına niye 'millet' dediklerini bilmediğimiz yapılanma ile Cumhur İttifakı'nı karıştırmamak lazım diye meydanlarda hep söyledim. Cumhur İttifakı, belli amacı olan, ortak paydası memleket ve millet olan bir ittifak ve bu ittifak devam ediyor. Buradaki amaç, millete en fazla hizmet edebilmek, Türkiye'nin çıkarlarını, milli değerleri en fazla koruyabilmek. Bunun için ekipler oturdu, çalışma yaptı. En sonunda Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Bahçeli, hangi illerde ortak adaylarla gideceğimize, hangi illerde yarışacağımıza karar verdi.
Dolayısıyla bu bir belediye başkan pazarlığı değildir. Hele hele, belediye başkanlığı alındıktan sonra daire başkanlıkları, başkan yardımcılıkları, müdürlük pazarlığı asla değildir. Böyle olsaydı, bugüne kadar bu ittifakın devam edebilmesi diye bir şey söz konusu olamazdı. Oysa adına Millet İttifakı denilen oluşum çok hızlı şekilde dağıldı. Çünkü menfaatlere dayanan, somut ilişkilerdi. Ortak bir üst bakış yoktu işin içinde, memleket sevdasıyla ilgili bir şey değildi."
"İYİ PARTİ CHP VEYA HDP İLE NASIL AYNI ORTAMDA BULUNDUĞUNU, TABANINA İZAH EDEMİYOR"
"İYİ Parti’nin, Cumhur İttifakı’na katılıp katılmayacağına ilişkin değerlendirmede de bulunan Gider, "İYİ Parti ittifaka katılır mı katılmaz mı onu süreç gösterecek ancak çok net bir şey söyleyeyim; İYİ Parti tabanı, fikir olarak Cumhur İttifakı'na yakın bir tabandır. Zaten İYİ Parti'nin yaşadığı bütün çalkantıların, sıkıntıların, bütün bu açmazların temelinde de bu var. Olmamaları gerektiği yerde olmak. Neden bunu bu şekilde söylüyorum? Bugün tezkerelere ret oyu veren, Selahattin Demirtaş'a selam çakan, 3-5 oy için pazarlıklar yapan CHP'yi, HDP'den ayrı düşünmek, HDP'yi PKK'dan ayrı düşünmek, PKK'yı da emperyalizmden ayrı düşünmek mümkün değil. Bu şartlar altında İYİ Parti'nin CHP veya HDP ile nasıl aynı ortamda bulunduğunu, tabanına izah edemediğini görüyorum. Ondan dolayı da savrulup duruyor.” ifadelerini kullandı.
- "HEM BİZİ HEM DE DÜNYADAKİ MASUMLARI TEHDİT EDENLERE TEHDİDİZ"
TCG Derya'dan yola çıkınca, bütün bu çalkantıların sebebinin de ortaya çıktığına dikkati çeken Gider, "Çünkü şu anda başta savunma sanayimiz olmak üzere tüm sanayi ve bilişim alanında Türkiye bir devrimin eşiğinde, bir sıçrama yapıyor. Herkes kabul eder ki Türk sanayi tarihi, Türk ihanet tarihi ile eşittir. Yaptığımız uçaklardan, silahlardan niye vazgeçtiğimize, Devrim Otomobili'nin niye geliştirilmediğine baktığınızda, bunların tamamı Türk sanayi tarihi olarak kabul edilirse aynı zamanda ihanet tarihidir. Bugün tekrar bu sıçramanın eşiğinde, emperyalizme karşı mücadele ediyoruz. Bu bir hamaset değil. Hem bizi tehdit edenlere tehdidiz hem de dünyadaki masumları tehdit edenlere tehdidiz, Türkiye olarak Türkiye'den büyüğüz." diyerek sözlerini tamamladı.