Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, 5. Anadolu Buluşması’nda Türkiye’nin çekildiği İstanbul Sözleşmesi üzerine açıklamalarda bulundu.
Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Türkiye Gençlik STK'ları Platformu (TGSP) üye STK'larının katılımıyla Çanakkale'de düzenlenen 5. Anadolu Buluşması’nda Türkiye’nin çekildiği İstanbul Sözleşmesi üzerine açıklamalarda bulundu.
Turan; ‘’burada bugün tüm kamuoyunda tartışılan bir hususu ifade etmek isterim. Bakınız dün akşam itibarıyla Cumhurbaşkanı Kararıyla İstanbul Sözleşmesi diye ifade edilen bir uluslararası anlaşmanın feshi gündeme geldi. Ondan itibaren de bazı siyasiler haddini aşarak, "yok efendim Cumhurbaşkanı Meclisin yetkisine el koymuş, nasıl olur da Mecliste görüşülen, kanunlaşan bir sözleşme Cumhurbaşkanının imzasıyla fesih edilebilirmiş dediler.’’
Bu baştan aşağıya bir cahillik. Usule ilişkin hiçbir yanlışlığın olmadığı bir süreç olduğunu ifade etmek isterim. O sözleşme veya benzer sözleşmeler Meclisten geçerken içerisinde fesih maddesi de vardır ve fesih maddesinde bu sözleşmeyi yürürlüğe koyacak olan Cumhurbaşkanıdır der. Dün Bakanlar Kuruluydu, bugün yürütmeyi Cumhurbaşkanı temsil ettiği için Cumhurbaşkanı der. Ancak fesih maddesinde de yürütme kurulunun bunu fesih edebileceği söylenir. O yüzden dün yapılan idari işlem asla usulün dışında bir işlem değildir. Meclisin Cumhurbaşkanına verdiği fesih yetkisi ile beraber okunduğunda yanlış olmayan bir işlemdir. Kaldı ki 2002 yılından beri kadınlara, insanımıza, ailemize en çok mevzuat desteği veren, güvenlik desteği veren, eğitim faaliyeti veren bizim iktidarlarımız oldu. Biz kadınlarımızın asla sıkıntı çekmesini istemeyen uygulama hataları varsa, mevzuat eksiği varsa bunları telafi etmek isteyen en gayretli ekiplerden biriyiz. Kaldı ki fesih süreci usulün dışında değil. Bugünden itibaren Avrupa Konseyi Genel Sekreterliğine bildirilerek 3 ay sonra yürürlüğe girecektir. Bu konuları bilmeden Tweet atarak, sadece Erdoğan düşmanlığı yaparak bu ülkenin kadınına, ailesine hizmet etmiş olmazsınız. Okuyun bakın, ona göre karar verin. Sözleşmenin her sözleşmede olduğu gibi iyi tarafı da vardır, kötü tarafı da vardır.
Sözleşme 10 yıldır yürürlükte. Çok istifade edildi. Ancak kadın cinayetleri durdu mu? Ne yazık ki durmadı. Demek sadece bu sözleşmeye taraf olmak veya olmamak bir konunun yok olmasını veya var olmasını sağlamaz. Biz kendimiz o sözleşme olmasa da ihtiyacımız olan mevzuatı hazırlarız. Dünyaya örnek kanunları yasaları, sözleşmeleri inşa eder, bunları tüm dünya ile paylaşırız. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız başta olmak üzere kim konuyla ilgiliyse her türlü mevzuat değişikliğine yeni düzenlemelere, sözleşmelere açık olduğumuzu ifade etmek isterim. Ayrıca dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde bu sözleşmeye imza atmayan olduğu gibi imza atıp da yürürlüğe koymayanlar da var. Örneğin Bulgaristan imza atmış, yürürlüğe koymamış. Çekya, Letonya, İngiltere imza atmış; ama hala yürürlüğe koymamış. Kadına karşı şiddetin tek başına bu sözleşmeyle ne var denilebilir ne yok denilebilir. Meseleye aklıselim ile bakacağız. Hiçbir kadınımızın bir tek kılına zarar gelmemesi için ne adım atılması gerekiyorsa yasama olarak yürütme olarak üzerimize düşeni yapmak bizim görevimiz, şeklinde konuştu.’’